Maliye Bakanı Naci Ağbal, İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı’na katıldı. Toplantıda dolaylı vergiler ile ilgili açıklamalarda bulunan Ağbal, şunları kaydetti: “İnşaallah böyle genel yapılandırma taleplerini ortadan kaldıracak şekilde gerçekten iyi gününde vergisini ödeyen mükellefimize zor durumda ve zor gününde verginin kendisinde, faizinde, ödeme süresinde birtakım kolaylıklar getirmeyi düşünüyoruz” dedi.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, İSO Odakule Binası’nda düzenlenen Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı’na katıldı. Toplantıya, Bakan Ağbal’ın yanı sıra İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, meclis üyeleri, sanayiciler ve meslek komiteleri katıldı. Toplantıda OTİAD’ı Başkan İlker Karataş, Başkan Yardımcısı Kutbettin Ayyıldız ve Genel Sekreter Sami Kurt temsil etti. İSO Başkanı Erdal Bahçıvan açılış konuşmasını yapmasının ardından meslek komiteleri sunum yaptı. Sunumları ardından bir konuşma yapan Bakan Naci Ağbal, ihracat verilerinde özellikle Avrupa Birliği’nden kaynaklanan piyasalarda olumlu gelişmeler olduğunu belirtti. Bakan Ağbal, “Haftaya alt komisyonda sizlerden gelen görüş ve öneriler çerçevesinde gelir vergisi tasarısıyla ilgili gerekli değişiklikleri de yapak suretiyle hakikaten hepimizin kabulleneceği, ekonomimizin önünü açacak bir gelir vergisi tasarısını hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Vergi kanunlarında değişiklik yapan bir meşhur tabiriyle ‘Torba Kanunu’ çalışmamız var. Çok değişik alanlarda hem finans sektörünün hem de reel sektör ilgilendiren yasal bir düzenleme bizim hep birlikte çalışıp özel sektörün üzerinde veya iktisadi faaliyetler üzerinde maliyet oluşturan, işveren üzerine yük oluşturan farklı vergi uygulamaları var. Hepimiz ifade ediyoruz, damla vergisi, banka sigorta muamele vergisi bunların hepsi inşallah gelir torbamızda düzenlemeler olacak. İstiyorum ki bugün bu toplantıda çıkacak bir çok konuyla bu torba yasaya koyalım, oradan düzenleyelim ve toplantıdan verim alalım” dedi.
“Finans Sektörü Reel Sektör Olmadan Yaşayamaz”
Bakan Ağbal, “Bugün eğer ekonomi ayakta kalacaksa bunu 3 tane sayaç ayağı var. Bunun birincisi reel sektör, reel sektör ayakta kalacak. Rasyonel bir ortamda önünü görecek, gerek içeride gerekse dışarıda fırsatları koşturacak ve hem firma hem sektör düzeyinde hem de ulusal düzeyde daha da fazla gelişmenin yollarını arayacak. Ama reel sektörün bunu yapabilmesi için ikinci saya ayağı olan finans sektörünün buna destek olması lazım. Finans sektörü reel sektör olmadan yaşayamaz. Kredi verecek finansman yapacak bir reel sektör yoksa o zaman finans sektörü olarak da ayakta kalmanız mümkün değilsin. Aynı şey reel sektör içinde geçerlidir. Bir reel sektör eğer sürdürülebilir bir ekonomik ortam istiyorsa, mutlaka finans sektörü güçlü olmalıdır. Ayakları yere basmalı, sürdürülebilir bir mali yapıya sahip olmalıdır. Ben hep söylüyorum, bir şey istikrar içerisinde ise iyidir. Döviz kuru istikrar içindeyse iyidir, faiz istikrar içindeyse iyidir. Öngörülebiliyorsa, sürdürülebiliyorsa iyidir. Enflasyon kalıcı bir düşüşe işarete ediyorsa iyidir. Konjektüel enflasyondaki aşağıya gelme bu meselenin çözüldüğünü anlamına gelmez. Bir başka farklı konjetüel faktör tekrar enflasyonu yukarıya çekebilir. Onun içinde burada meseleleri çözerken her zaman için meselenin yüzeysel tarafıyla değil yapısal tarafıyla ilgili mutlaka tedbir almamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.“Reformları kararlılıkla uyguluyoruz ve uygulayacağız” diyen Bakan Ağbal, “Burada yapılan reformların yapılmış olması ve reformun kalitesi de önemlidir. Yani gelir vergisi düzenlemesi yapmaktan bahsediyoruz. Ama kalitesini de sorgulamak zorundayız. Bu gelir vergisi kanunu her gün çıkan bir kanun değil. Bu kanun 40-50 yılda bir çıkar. Ama çıktığı zaman gerçekten o 40 yıldaki değişimi ve dönüşümü ortaya çıkaran bir vizyonla ortaya çıkmalı. O yüzden ben gelir vergisi kanununda bir miktar bu yönümüzün eksik olduğunu düşünüyorum” dedi.
“Gelir Ve Kurumlar Vergisi Olarak 2 Kanunu Birleştiriyoruz”
Bakan Naci Ağbal, “Gelir ve Kurumlar Vergisi olarak 2 kanunu birleştiriyoruz. Belirsizlik oluşturan alanları azaltıyoruz. Mali disiplin konusu bakanlık olarak da baktığımız zaman bizim için olmazsa olmazlardan 1 tanesidir. Mali disiplin ne demektir? Birincisi bu gömleğinizin düğmesinin düğmeleyebilmeniz demektir. Yani bütçenin 2 yakası 1 arada mı? O demektir. Allah’a şükürler olsun ki şu an bütçemizin 2 yakası bir arada. Bugün Türkiye’deki bütçe açıkları yüzde 1,3’ler seviyesindedir. Bu herkesin gıpta ile baktığı bir şeydir. Sizlerden gelen öneriler çerçevesinde geliştireceğiz. Biz de inanıyoruz. Mutlaka vergisin tam ve zamanında ödeyen ve tüm sorumluluklarının yerine getiren mükelleflere devlet bunun karşılığında takdir vermesi gerekir. Bu takdir belgesinden ibaret olmamalıdır. Bunu farklı yollarla ifade etmemiz lazım” şeklinde konuştu. Bakan Ağbal, “Gerçekten iyi gününde vergisini ödeyen bir mükellefimize, zor durumda ve gününde verginin kendisinde, faizinde, ödeme süresinde birtakım kolaylıklar getirmeyi düşünüyoruz. Açık söyleyeyim ki, bunun sonu yok. Yeni bir indirim bir başka indirimi getiriyor. Ancak Gelir İdaresi Başkanlığı bir süredir farklı oranlarla ilgili aksıysan yönler nelerdir. Çünkü farklı oran yapısı getirdiğiniz zaman girdilerde ödediğiniz KVD’lerle dışta ödediğiniz KDV arasında fark oluyor. O zaman bu girdik KDV’de esaslı unsuru oluşturan girdilerdeki KDV yükünü nasıl aşağıya çekebiliriz. Bu konuyla ilgili arkadaşların bir çalışması var” ifadelerini kullandı.
“Geçici Vergiyi Kaldırmamız Söz Konusu Değil”
Maliye Bakanı Naci Ağbal konuşmasını şöyle sürdürdü:“Yani bu geçici vergi sadece enflasyon nedeniyle gelen bir vergi değil. Bir de sadece Türkiye’de uygulanan bir vergi değil, böyle bir süredir haklı bir beklenti var. İşte enflasyon düştü, neden geçici vergi ödüyoruz. Ama arkadaşlara araştırma yaptırdım. Enflasyon hiç olmayan ülkelerde bu geçici vergi var neden? Geçici vergi uygulaması kamu finansmanı bakımından yıl içerisinde kamu finansmanına süreklilik sağlayan kamu kaynağıdır. Dolayısıyla burada geçici verginin kaldırılması söz konusu olamaz. Fakat 4. dönem geçici verginin kaldırılması konusunda bizim gelir vergisi kanun tasarısında bir düzenlememiz var. Özel sektörün bunu desteklediğini biliyorum ama biz burada kurumlar vergisi beyannamesinin de bir miktar öne gelmesini arzu ediyoruz. Burada özellikle muhasebeci arkadaşlarımız biz yetiştiremeyiz diyorlar. Bu konuda hep beraber konuşalım, bizde 4. dönem geçici vergi beyannamesini kaldıralım. 3 dönem geçici vergi beyannamesinden sonra kurumlar vergisi beyannamesini versin ama orada teknik bir mesele var. O konuda da inşallah hep beraber çalışarak bunu üretiriz”
(Toplantı tarihi 21.04.2016 saat 10.00-13.00)